Köy evi II



KÖY EVİ II / VİLLAGE HOUSE II

YÜN NAKIŞI/WOOLEMBROİDERY















Köy evleri serisine devam ediyorum.
Bu ikinci köy evim oldu..
Bu kez  renkler konusunda daha özgür kalmak istedim.
Herhangi bir görsele bağlı kalmadan biraz da Van Gogh renklerine öykünen yünler kullandım.




Öncelikle kullandığım yünler Belsu'nun.  Çok uzun bir süre önce almış, bir kenarda biriktirmiştim.
Renkleri, ve tonları çok güzel ama bir sorun var. Renkler tone sur tone olmuyor. Yani, aynı rengin serileri yok. Tonlar birbirlerinden farklı farklı, dolayısıyla birbirini takip eden tonları yanyana kullanmak mümkün olmuyor. Örneğin, diyelim bir yaprak işleyeceksiniz. Açıklı koyulu 5 farklı tonda yeşil kullanmak istiyorsunuz. Renk geçişleri doğal ve uyumlu olsun istiyorsunuz, olmuyor. Renk geçişleri sırıtıyor.. Bu konuda en mükemmel renk scalasını veren Madeira iplikleri. Ama onun da yün iplikleri çok sınırlı renkte. Çeşit az.. Appleton diye bir marka duyuyor ve görüyorum nette, ama onu da İstanbul'da bulamadım. Eminönü'nde ve Altıyol'da da yok..

Sonuçta nakış yünü konusu sıkıntılı.. Renk tonları az ve istediğiniz etkiyi yaratmak zor..



Bendeki nakış yünleri ise aşağıdaki gibi..

Biraz Belsu, biraz Çizmeli ve biraz da Anchor marka var..
Aslında hiçbiri gerçek yün değil, daha çok orlonu andırıyor..


Bu konuya daha sonra uzun bir süre ayırabilirim.. Ama herkese tek bir tavsiyem olacak.. Nakışa gönül verdiyseniz. her ay 100 - 200 tl gibi bir bütçe ayırın ve nerede ne gördüyseniz hepsini toplayın..  Malzeme konusu,  çöpçü gibi, her yerden bir şeyler toplamakla güzelleşiyor. Gün geliyor, nerde, neyi kullanacağınızı bilemiyorsunuz. O yüzden toplayın, toplayabildiğiniz kadar.. 









Nakış yünlerimi grupladıktan sonra, önce kumaşın üzerine çizimi yaptım.

Sadece ana hatlarını frixion kalemi ile belirlemek yetti aslında. 
Böylelikle işlemeleri yaparken özgür kalıyorum. Eğer çok fazla çizim yaptıysam, bu kez de işleme sırasında fikir değiştiremiyorum. Sadece evi ve tarlaları çizmek işimi gördü.. 


Ama sonrası deriin bir sessizlik. Hadi bakalım nasıl başlayacağım? 

Evi yapmaya öncelik verdim. Çünkü bu projenin tarzını ev belirleyecekti. Odak noktasıydı ev.. 

Maviler ve kremler vardı kafamda..


Şu yünün güzelliğine bakın.. Bunu işlemede kullanmak için uzun zamandır bekliyordum.. 



Çatıyı bu yünle işledim. İçindeki tonlar gerçekten harika.. Oyun da bu noktada kurulmuş oldu. Projenin kaderi belirlenmiş oldu..

Artık mavi, hardal, açık kahve ve krem tonları kullanılacaktı.











Evin cephelerine bej rengi nakış yünü, kapıya hardal kullandım. Cephelerin alt kısımlarına odun görüntüsü vermek krem tonunda yünleri burgu yaparak diktim. Eve uzanan patikayı ise gördes (Ghordes) düğümleri ile işledim. Bu düğümleri uç kısımlarından kesip, uzunlu kısalı budadım ve doğal bir görüntü vermeye çalıştım.bu arada kısa çimleri yapmak için yeşil nakış yünüyle evin dip tarafından eğimli araziymiş gibi uzun kısa atmalarla işlemelere başladım.
Arada sıkıldıkça ara verip, çitleri yaptım.




Çitleri yapmak için takı teline biraz uhu sürüp, nakış yününü tele doladım. Kuruyunca istediğim boyutlarda makasla kesip, kumaşa dikerek tutturdum. Önce yatay çitleri hafif perspektifini koruyarak diktim. Daha sonra uzun dikme çitleri aralıklarını verip, ki bu da perspektife uygun olmalıydı, yatay çitlerin üzerinde diktim. Arada kalan boşluklara ise çapraz dikişler atıp, çitleri tamamladım.

Desen ve işlemenin taban ölçüsü ; 25 cm /30 cm








Ben nakış yaparken bazen sıkılıp, başka detayları işlemeye geçebiliyorum. Ya da bazen takılıyorum.
Ne yapacağımı bilmez bir halde etrafında dönüp dönüyorum. aklıma bir model, teknik ya da şekil gelmeyince çok fena takılıyorum.

Genelde projeye başlarken ne yapacağımı bilerek ve eskiz yapmış olarak başlıyorum. Ama uygulama sırasında işler değişebiliyor. Fikrim değişiyor, ya da yaptığımı beğenmiyorum.

Yani evdeki hesap çarşıya uymuyor. Her projeye başlarken, bu kez ne planladıysam ve hangi noktaya neyi işleyeceksem, onu yapacağım diye başlıyorum ama mutlaka bir pürüz çıkıyor..


O zaman o noktadan hemen kopup, başka bir yeri işlemeye başlıyorum.


Bu köy evinde de çok yaşadım. Pek çok seyi söküp, yeniden işledim. Mesela alt resimde evin üstündeki tarlayı beğenmedim ve komple söktüm. 








Hardal sarısı ve beyaz patlamış mısıra benzeyen tarlayı sevmedim.. ve söktüm...




































Lupsuz çalışamıyorum. Gözlerim görmüyor bir de ışığı konforlu geliyor. Çok müthiş bir para değil..İhtiyacınız varsa, bir lup edinin. 3,5 dioptri işimizi görüyor. ışığı da harika.. 


Evin ve patikanın altındaki otları karışık renklerdeki nakış yünlerini gördes (Ghordes) düğümü ile uzunca tutarak işledim. Sonrasında ise istediğim boylarda ve görüntülerde keserek biçimlendirdim.












Her tarlaya ayrı bir işleme çalıştım. Hemen evin üstünde yer alan tarla saç örgüsü şeklinde işlendi. Gül kurusu tarla ise uzun kısa atmalarla işlendi ve üzerine ayrıca daha koyu tonundan bir yünle kare şeklini vermek için boydan boya uzun dikişler attim ve bu dikişleri ayrıca üstten tutturma ilmeği ile tutturdum. Küçük tarlayı (yağ yeşili olan) gördes düğümü ile, yanındaki yeşil ve morlu tarlaları ise sap işi ile işledim. Gene en çok söküp yaptığım alan ise küçük evlerin olduğu tarla ve evler oldu. Evleri nasıl yapacağıma bir türlü karar veremedim. Önce kumaşlarla yapmayı denedim. Ama sonra yünle işlemeye karar verdim. 

Tepedeki ebruli sarı tarlayı ise iğne oyası tekniği ile yaptım. Aslında bu battaniye ilmeğine eşdeğer, ingilizce adı ise ''trellis'' Harika bir doku oluşturuyor.. 

Altındaki yeşil tarlayı yaparken önce diagonal çizgilerle biraz hareketlendirdim. Ve bu çizgileri ebruli açık kahverengi yünlerle belirginleştirdim. Kalan alanları açık ve koyu yeşil nakış yünleri ile sağdan sola, ya da soldan sağa uzun kısa atmalarla doldurdum.. 

En alttaki tarlaya ise; Önce yeşil ebruli yünlerle, aşağıdan yukarıya ve yukarıdan aşağıya sap işi doldurdum. Aralardaki boşluklara ise kahverengi ebruli yünlerle çapraz dikişler attım. Bu dikişleri biraz rastgele doldurdum. Alt kumaşı kapatması için de biraz yoğun kullandım. 




















Evin detayları ise yukarıdaki gibi.. Hayal gücünüzle kendi arzu ettiğiniz evi yapabilirsiniz.













Beyaz çitleri de aynı şekilde ince takı teline krem yün dolayarak hazırladım ve perspektife uygun olarak kestim. Önce yatay çitleri dikerek sabitledim. Sonra dikey çitleri çapraz dikişlerle yatayların üzerine tutturdum..

Tabi bu arada sağdan ağaç dalları sarkmasını istemiştim. Kalın paket iplerinie krem rengi yünleri doladım. İstediğim dal görüntülerini vererek hayalet iplikle kumaşa dikerek sabitledim.














Biraz yaprak koymazsak olmaz..

Sarı ve yeşil keçeden minik yapraklar kestim. Önce daha fazla koymak niyetim vardı ama sonra biraz azalttım. Karmaşa yaratmaktan kaçtım, aslında.. Birer ikişer hayalet iplikle tutturarak bitirdim.



Patikaya minik taşlar işledim. Her projenin bitiminde beni en mutlu eden şey, minik detayları ince ince yapmak ve son dokunuşlarını bitirdikçe daha büyük keyif almak..





Bitti..

&&&






Yorumlar

Popüler yayınlar